'Hep polis olmayı istedim' dersem
yalan olur. Bendeki polislik merakı sonradan başladı. Sanırım üç yıl önceydi.
Bir gazetede, Kumburgaz’da bir fuhuş operasyonunda, içerideki polisin, baskını
başlatmak için dışarıdaki polisleri telefonla arayıp ‘Havalar ısındı, etekler
kısaldı’ dediğini okumuştum. (1)
Baskını başlatan bu parolayı duyduğum an etkilenmiştim. Operasyonu
başlatan polisin biraz daha zamanı olsa, Bekir
Sıtkı Erdoğan’ın ‘Yosma’ şiirine
gireceğinden neredeyse emindim.
Bir yar sevdim, etekleri yeldirme,
Yeldirir sallanı sallanı kafir...
Sakın dedim, kimselere bildirme!
Bildirir sallanı sallanı kafir...
O günden sonra, gazetelerin -daha
önceden es geçtiğim- üçüncü sayfa haberlerini okumaya başladım. Operasyonun başarılı
olup olmadığı, kimlerin tutuklandığı umrumda değildi, sonradan fark ettim ki
ben sadece bir tek şeyi merak ediyordum: Operasyonu başlatan parola neydi? Okulda
ağırlıklı olarak Shakespeare okumuş da mecburen eline silah tutturulmuş gibi
görünüyordu bütün polisler, artık bana. Sanırım polisler de yaptıkları işten iyice
sıkılmış, artık bu siktiriboktan operasyonların kimsenin ilgisini çekmeyeceğini anlamışlardı. Bu tekdüze baskınlardan ilginç bir haber yaratmak, kendi varoluş
nedenlerini ortaya çıkarmak, renkli iç dünyalarını göstermek için tek fırsatları
vardı: Parolalar. Sezar’ın hakkı Sezar’a. Polisler de bu fırsatı son derece iyi
kullanıp, baskını dramatik bir yaklaşımla ele alarak, İstanbul’da ‘Bir Garip
Orhan Veli’ ya da sahnede birer Hamlet’miş gibi, yaratıcılıklarını konuşturmaya başlamışlardı.
Elbette her polisin ilgi alanı farklı. Baskını başlatan parolalarda kimi
polis şiirsel göndermelerle öne çıkarken, kimi gündemdeki olayları yorumluyor,
kimi de futbol dünyasına değiniyor. İşte size, futbol liginin başladığını
müjdeleyen, bir masaj salonu operasyonu:
Avcılar’da faaliyet gösteren bir güzellik merkezine giren iki polis
memuru, yaptırdıkları masajın ardından, kadınlardan birinin “Ekstra ücret
verirsen ayaklarını yerden keserim. Çok rahatlarsın.” teklifini kabul etti. Üzerindeki
kıyafetleri çıkaran kadın, müşteri zannettiği kişinin “Bu kadar yeter, polis”
deyip kimliğini göstermesi üzerine, baygınlık geçirdi. Dışarıda bekleyen
komiserini cep telefonundan arayan polis memuru, “Türkiye ligi start aldı”
parolasıyla baskının startını verdi. (3)
Şu profesyonelliğe, şu gündeme değinmekteki inceliğe bakar mısınız
lütfen. Ben bir okur olarak şunu söyleyebilirim ki, bu hikaye satar arkadaş. Futbol
var, seks var, polisiye desen zaten var. Hemen ortalığı bulandırmayın, aklınıza
takılan soruyu ben de biliyorum, polis kimliğini gösterdikten sonra, komiseri
arayıp ‘Komiserim, operasyona başlayabiliriz’ dese olmaz mı? Zaten kimliğini açıklamışsın, daha ne
parolası, ne Türkiye ligi diyorsanız, çok yanılıyorsunuz. Burada amaç operasyon
yapmak değil, asıl amaç, gazetelerde yer alacak bir haber için en iyi senaryoyu
yazıp en güzel sahneyi yaratmak. ‘Masaj
ve Ötesi’ ekibi içinse hiç kaygılanmayın, onlar da bu oyunda yer alan
figüranlar. Çantalarıyla yüzlerini kapattıkları fotoğrafları ertesi gün
gazetede arayacaklar: ‘Kız biraz göbekli mi çıkmışım?’ Elbette oyun sahneye
konduktan kısa süre sonra hepsi serbest kalacak.
Bu kez, 11 Eylül 2012 tarihindeki Türkiye-Estonya futbol maçı
öncesinde Aksaray’daki bir gece kulübü baskınındayız. Alkol ve meyve siparişi
veren dedektifler, masaya davet ettikleri kadınların bir gece için 500'er TL
istemesi üzerine "Bugün Estonya'yı gollerle uğurlarız. İstersen iddiaya
bile girerim." parolasıyla baskının startını veriyorlar. Baskının sonucunu
bilmiyoruz ama Türkiye maçı 3-0 alıyor. (4)
Elbette sadece futbol değil, diğer spor dallarıyla ilgilenen polislerimiz
de var. Örneğin, 17 Kasım 2013’te düzenlenen bir polis operasyonunu başlatan
parola, aynı gün koşulan Avrasya Maratonu’nu gündeme getirerek, dikkatlerimizi atletizme
çekiyordu. (5)
Polislerin bayramlarımız ve diğer özel günlerimizi unuttuğunu
sanıyorsanız çok yanılıyorsunuz. 2010 yılında Ramazan Bayramından bir süre sonra
yapılan bir operasyonda, polislerden biri dışarıda bekleyen amirlerine “Geçmiş
bayramınız kutlu olsun. Ben Kumburgaz’dayım” parolasıyla baskının startını
vermişti. (6) Bu
operasyondan yaklaşık iki ay sonra yapılan başka bir baskının başlangıç
parolasıysa, “Noel geliyor. Hazırlıklar tamam. Tek eksik sizsiniz” idi. (7)
Elbette polislerin başarısız bulduğum parolaları da var. Örneğin, 2011
Mayıs ayında yapılan bir operasyonda polislerin tercih ettiği parola: “Mayıs
yağmuru devam ediyor mu? Burada müzik ve kızlar süper" idi. (8) Yine 2011 Mayıs ayında yapılan
bir operasyonda, polis, baskını başlatmak için aşağıdaki parolayı kullanmıştı: “Komple
bakım ve kızlar güzel. Sen de gel, katıl". (9) Biraz sert eleştiriyor olabilirim, kimse kusura
bakmasın ama bizim polislerimizden beklediğimiz parolalar bunlar değil. Soruyorum
size, bu tür estetikten yoksun, içinde yaratıcılığın y’si olmayan parolalar ile
operasyonlar düzenlemek, teşkilatı yıpratmak isteyen gafillerin eline koz
vermekten başka ne işe yarar? Parolaya bakın: 'Kızlar güzel, sen de katıl'. Bir
söz sanatı yok, gündeme değinme yok, şiirsellik hak getire. Ben bunun gibi üç
operasyon parolası daha okusam, sonrakileri okur muyum sanıyorsunuz? Bu polise “Oğlum
sen ne yapıyorsun?” diye soracak bir amiri yok mu, bu kadar mı sahipsiz kaldı
bu güzide teşkilat? Neyse biz konumuza dönelim.
Sanırım, bugüne kadar, gazetelerde yüzlerce fuhuş operasyonu
okumuşumdur. Bu operasyonların ortak noktalarından birisi de polisin hayat
kadınları ile sıkı bir pazarlık yapmasıdır. En başta anlamıyordum, “Beş yüz
liraya da anlaşsam, pazarlıkla üç yüz liraya da düşürsem, iki dakika sonra
baskın yapıp verdiğim parayı geri alacak olduktan sonra ne uğraşıyorum lan ben
pazarlık yapmakla?” gibi bir düşünce geliyordu aklıma. Bir süre sonra bu
düşüncemin yanlış olduğunu anladım. Polis burada, hem tutumlu olmak konusunda ince
bir mesaj veriyor, hem de halkımıza gösteriyordu ki, en başta beş yüz isteyen
zanlılar, üç yüz liraya kadar düşebiliyor. Dolayısıyla, ‘pazarlık yapmak ayıp
olur’, ‘cimri görünürsem partnerimin gözünden düşerim’ gibi yargıların yersiz
olduğu, her işte olduğu gibi bu alanda da halkımızın çatır çatır pazarlık
yapabileceğini vurguluyordu polis bu
davranışı ile. Ben, bin iki yüz liradan açılan fiyatı, dört yüz yirmi liraya
kadar düşüren polisler olduğunu biliyorum. Hatta Kayseri’deki bir operasyonda
polisin dört buçuk saatlik pazarlık sonunda, hayat kadını ile bedavaya
anlaştığı, ancak baskın sonrasında, herhangi bir para alışverişi olmadığından
hayat kadınının serbest kaldığını duymuştum. (10) Ayrıca, ücretler konusundaki bu bilgilendirme ile
polis, piyasa fiyatları konusunda bilgisi olmayan vatandaşlarımızı da uyarmış
oluyor. ‘İki yüz liran varsa hiç bulaşma’, ‘Beş yüzün varsa hepsini kaptırma’, ‘Bin
liran varsa haftada üçe kadar yolu var, evde oturma’ şeklinde bir yönlendirme
hizmeti sunuyor bizlere.
Bu operasyonlar öylesine ilgimi çekiyor ki bazen rüyamda kendimi polis olarak görüyorum. Geçenlerde rüyamda, adı
Cafer olan bir uyuşturucu mafyasına baskın düzenleyen ekipteydim. Torbacılarla
sıkı bir pazarlık yaptıktan sonra ödemeyi yapıp hemen kimliğimi açıkladım. O
anda cep telefonumdan dışarıdaki ekibi arayarak ‘Cafer sıçtı, bez getir’
diyerek operasyonun startını verdim. Bir keresinde de (rüya tabii ki)
teşkilatın içinde yürütülecek çok gizli bir operasyonun içindeyim. Fuhuş
mafyası ile ortaklaşa çalışan kendi amirlerimize baskın yapıyoruz. Ben bir
mekanda, görevini kötüye kullanan bu polisler ile gizlice buluşup, seslerini
kaydettikten sonra, bunun bir baskın olduğunu söyleyip, dışarıdaki ekibe Can
Baba'nın, ‘Belkim Bir Kertenkeleyim’ şiirinden aşağıdaki dizeleri göndererek
startı veriyorum.
düdük çalar hırsızlanmış polisler
ben korkudan üstlerime işerdim
üç yıldızlı bir albaydı gökyüzü
karşısında önüm açık gezerdim.
Hayal dünyası işte. Ne yazık, polis olma yaşım geçti, bundan sonra
operasyonlarda ancak hırsız olarak yer almam mümkün gibi görünüyor. Ben yine
de, asıl olan sahneye konacak oyunun güzel olması, rolün kötüsü olmaz diye
düşünüyorum. Yalnız, operasyonlara katılmak için iki tane şartım var: Bir, baskının
startını verecek parolayı ben söyleceğim; İki, hırsız olursam yüzüm açık
kalabilir ama eğer polis olursam, yüzümü kapatacağım.
Son bir uyarıyla yazımı bitireyim. Yeni sezonda izlediğim birkaç
operasyonda, polislerde biraz tıkanmışlık görüyorum. Ortalıkta hep benzer
parolalar dönüyor gibi geliyor artık bana. Bence polisler, daha özgür düşünmeli,
söylenmemiş sözleri söylemeye cesaret etmeliler. Gerçek yaşama göndermede
bulunmak isteyen polisler için, operasyon başlatacak birkaç parola örneği vererek
yazımı noktalamak istiyorum. Parolaları, bana telif ödemeden rahatlıkla
kullanabilirler. Zaten kendi sözleri:
“Çektim, sıktım üç tane” (11)
“İyi stres attık” (12)
“Hava sıcak da olsa, beyaz bereni takmayı unutma” (13)
1- Doğan Haber Ajansı, 14.05.2011, http://www.dha.com.tr/havalar-isindi-etekler-kisaldi_161878.html,
Erişim Tarihi: 23.09.2014
2- Dailymail, 30.01.2014, http://www.dailymail.co.uk/news/article-2548597/Turkish-special-forces-fail-smash-way-house-dawn-raid.html, Erişim Tarihi: 23.09.2014
3- Habertürk, 23.08.2012, http://www.haberturk.com/gundem/haber/770167-kasik-masaji-boyle-bitti,
Erişim Tarihi: 23.09.2014
4- Habertürk, 11.09.2012 http://www.haberturk.com/gundem/haber/775589-bu-kalcalara-erkekleriniz-bayiliyor,
Erişim Tarihi: 23.09.2014
5- Sabah Gazetesi, 18.11.2013, http://www.sabah.com.tr/Yasam/2013/11/18/fuhus-baskinina-maraton-parolasi,
Erişim Tarihi: 23.09.2014
6- Vatan Gazetesi, 20.10.2010, http://www.gazetevatan.com/-fuhus-ta-polis-parolasi--341711-gundem/,
Erişim Tarihi: 23.09.2014
7- Takvim Gazetesi, 22.12.2010, http://www.takvim.com.tr/guncel/2010/12/22/venezueladan_transfer,
Erişim Tarihi: 23.09.2014
8- Haber3.com, 05.05.2011, http://www.haber3.com/askin-baskini-olmaz-haberi-813503h.htm,
Erişim Tarihi: 23.09.2014
9- Takvim Gazetesi, 13.05.2011, http://www.takvim.com.tr/guncel/2011/05/13/sultan-sefasi,
Erişim Tarihi: 23.09.2014
10- Külliyen yalan
11- Bianet.org, 04.12.2013, http://bianet.org/bianet/insan-haklari/151803-silahi-cektim-siktim-uc-tane-tamam-sus,
Erişim Tarihi: 23.09.2014
12- Cumhuriyet Gazetesi, 02.02.2014,
http://www.cumhuriyet.com.tr/haber/turkiye/36649/_Ali_ismail_Korkmaz_i_katleden_polisler__iyi_stres_attik_.html,
Erişim Tarihi: 23.09.2014
13- Bianet.org, 20.01.2014, http://www.bianet.org/bianet/siyaset/152925-polislerin-beyaz-beresi-mecliste,
Erişim Tarihi: 23.09.2014
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder